Düş Mühendisi 2123 | “İnsanlık kendi gerçeğini mi yaşayacak yoksa android bir başkanın yazdıklarını mı? Sınırların olmadığı Tek Dünya barış ve huzur mu getirecek yoksa robotik bir zulüm mü? Gerçek mi galip gelecek yoksa sanal gerçeklik mi?
Gelecek bizi heyecanlandıran, bilinmez, şaşkınlık verici ama aslında yaşanmış bitmiş İlahi bir yazılımdır. Geçmişi değiştiremeyiz ama artık gelecek parmaklarımızın ucunda.
Düş Mühendisi 2123;
Semih Bulgur’un bilim kurgu tadında kaleme aldığı bu kitap, okurları geleceğe doğru uzun bir yolculuğa çıkarıyor ve Batılı yazarları geleceğin efendiliğinden indiriyor.
Türkiye’nin yeni dünya düzeninde nasıl bir yeri olacağını anlatırken bir Düş Mühendisi olarak antimadde, hololine yazılım teknolojilerinin yarattığı cennet ve cehennemi yaşıyor.
Aynı zamanda fantastik bir anlatım içeren romanda yazar, bitmek tükenmek bilmeyen hırsın, düşmanlığın ve az ama değerli kalan merhametin, sevginin, geleceğin teknolojisiyle bizi nereye götüreceğini gözler önüne seriyor…”
Bu son kitabımdı. Ama gerçekten son artık internetten yazıyorum. Fakat kitap yazmayı, onu tutmayı, koklamayı ve imza günlerini delicesine özlemiyor değilim.
2123 Ötesinden Alıntılar:
“ Şüphesiz ki, inananlar kardeştir, öyleyse sınırları kaldırıyoruz.”
Mesih Barış BULUR
Dünya Birliği; sınırların olmadığı, insanların kardeşçe birleştiği ve savaşsız bir dünya için kurulmuştu. Fakat aç gözlü, kibirli, bencildir insan oğlu. Bazıları cahil, zalim, bir davar sürüsü gibi ve hatta daha da şaşkın! İşte böyle olunca insan… İsyancılar denen kanalizasyon serserileri inlerinden çıktılar. Dünya Birliği’nin kalbine kadar girip eskiye göre huzurlu ve mutlu olan dünyayı ateşe vermek istediler.
3. Dünya Savaşı
2085’te Dünya Birliği ile İsyancılar Partisi arasındaki savaş başlamıştı. Benim çapulcu, Dünya Birliğinin ise İsyancı dediği yer altındaki duman altı insanlar…Kardeşimi kaçırıp bileğine kazıdıkları dövmeyle mini 3. Dünya savaşını başlatmışlardı. Daha doğrusu bu bir savaş değil de, bir Aslanın çakıl taşları arasındaki bir karıncayı mideye indirme mücadelesi olacaktı.
Yani deveyi iğne deliğinden geçirmek sonrada samanlık o iğneyi aramak gibi bir şey. Yani çakıl taşları arasındaki bir karınca bir aslan için avlanamayacak kadar zayıf bir avdır! Ama avlanamayan asaln açlıktan ölür. Yani isyancılar yakalanamazsa Dünya Birliği gibi bir devin sonu gelebilirdi.
İnsanın Düşmanı
Yıllardır küçük eylemlerle Dünya Birliğinin dikkatini çekmeye çalışan isyancılar… Vur kaç yapıp insanların canını yakacak ve Dünya Birliği de onların peşine düşecekti. Masum insanlar ölecek analar üzülecek, çocuklar öksüz mü kalacaktı.
Ama Yaratan asla kullarına zulüm etmez. İnsanın düşmanı insandır!
Geleceği yalnızca Zamanı yaratan bilir. Bizim ki bir kulun ilhamıdır.
Bu yaz Düş Mühendisi 2085 ve Düş Mühendisi 2123’ün genişletilmiş yeni baskılarını yapmayı planlıyorum, hele şu zorlu kışı bir atlatalım inş…